Afganistan ve Bizim Enteller

Taliban’ın Afganistan’da ülke yönetimini ele geçirmesi ''dünya gündemi''nde tartışılırken ''bizim pencere'' olaylara dört gözle, lakin ''kör nokta''ya bakmakla meşgul…

Bilindiği üzere ABD Afganistan’dan çekilmesiyle ülke yönetimini Taliban’a teslim etmiş oldu. Bu teslim edilişin ardından yapılan yorumlar hiç de akıl karı değil. Dışarıdan bakıldığında gerçeklerin toz bulutu haline dönüştüğü, yalanların ise o toz bulutlarıyla yazıldığı aşikar ortada. Bir Amerikan karşıtı olan Perinçek’in bile Taliban yanlısı tutumu bir akıl tutulmasının apayrı bir örneği. Hem Amerikan karşıtı olacaksın, hem de yorumlarınla Amerikan senaryosuyla ortaya çıkan resme sahip çıkacaksın.

Bir yandan bakınca böyle, ya diğer yandaki bizim ABD patentli yazar çizerlerimiz. Yazdıklarıyla, yorumlarıyla bir gün Ege havası, bir gün Karadeniz, bir gün Doğu, diğer bir günde Ankara havalarını çağrıştırıyorlar. Bindikleri dalı kesmemek için uğraşıyorlar ama ağacın gövdesini kemirdiklerinin farkında değiller.

Böyle yazar çizerin olduğu bir toplumda ise vatandaşların yorumları sosyal medya da ''mezelik sofralar'' misali…

Adam kalkıyor Şeriat ve Laiklik ile alakalı yorumlar yapıyor. Ne şeriata uygunluğun, ne de laikliğe aykırılığın hiçbir formülüne vakıf değiller. Söylemler hep yavan ve tutarsız. Kendi ülkende nasıl yönetildiğinin bile farkında değilsin, kalkmışsın başka bir ülkenin yönetim değişikliğinden dem vuruyorsun. Yahu bir defa sen ülkende hangi sistemle yönetiliyorsun, onu tart;  sonra kalk Afganistan konusunda ahkam kes. Şer’i hükümlerin ne olduğunu bilip bilmeden konuşurken, Atatürk’ün söylediği ‘’Köylü milletin efendisidir’’ sözü bu günlerde ne güzel yerine oturuyor. Çünkü bunların anlayamadığını, bugünün entellerinin hakir gördüğü köylülerimiz daha iyi anlıyor.

Eskiden yazarların bir ağırlığı vardı. Okudukları gazeteleri köşe yazarları için alanlar vardı. Ya şimdilerde, koskoca gazetelerde yazar denilebilecek kişi sayısı parmakla gösterilecek kadar az.

İnsan aklı ve bu aklın kendisine kattığı aksiyon, hayat kültürüne güzellikler katarken, ısmarlama ve ithal akıllar bu güzellikleri her daim perdelemektedir. Kontrollü alışverişlerdeki kar payını hesaba katarsak, istisnalar patika yollarını da ana yollara çıkarır kanaatindeyim.

Şimdi Afganistan meselesini yorumlarken kendi ülkesini bedevi Arap çölleriyle aynı kefeye koyanlara  edecek sözlerimle, çıkarcı ve şekilci insan haklarıyla, kendine haklılık payı çıkarmaya çalışan Avrupa yandaşlarına verilecek cevabım aynı çizgi üzeredir.

Aynaya baktığındaki yüzün sana olduğunu ya kabul et, ya da aynaya bakma !

YORUM EKLE